Kendilik Psikolojisi, 70’lerin başında Heinz Kohut’un ünlü incelemesi “The Analysis of the Self (1971)”i yayınlamasıyla takdim edilmiştir ve Freud’un 20. yüzyılın başlarında psikanalizi bilim dünyasına tanıtmasından sonra filizlenmeye başlamış en önemli analitik kuram olmuştur.
Ego Psikolojisi kuramları üzerine eğitim almış olan Kohut, sadık ve muhafazakâr bir Freudyen analist olarak ün salmış, bu ünü 1964 yılında Amerika Psikanaliz Derneği’nin başkanlığına getirilmesine de neden olmuştur.
Ancak Kohut’un kendi hasta popülasyonu arasında vaktinden önce sonlanan ya da çıkmaza giren süreçleri gözlemlemesi ve bu durum üzerine yoğunlaşan ilgisi sonunda bilimsel kesinliğine inanmış olduğu ve kişisel ününü de bağlamış olduğu kuramları sorgulamasına neden olmuştur.
Düşüncesini neyin değiştirdiğini soran yakın bir bilim insanına şöyle demiştir: “…hastalarıma yaptığım açıklamaların zorlama olduğunu gitgide daha çok sezmeye başlamıştım ve hastalarımın onları anlamadığım yönündeki şikayetleri de bu sezgimi doğruluyordu.”
Böylece Kohut, klasik kuramı bir kenara koyarak, hastalarıyla yürüttüğü çalışmalarının rehberliğinde kendilik kuramını ortaya çıkarmıştır.